https://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/issue/feedAvrasya Çalışmaları Dergisi2023-12-31T06:50:20+00:00Kutluk Kaan SÜMERavrasyacalismalaridergisi@gmail.comOpen Journal Systemshttps://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/article/view/1350 FERİT HİLMİ ATREK İN ŞARKI (LİED) SANATINA YAKLAŞIMI2023-11-30T15:41:58+00:00Demet GÜRHANdemgurhan@hotmail.comGüler DEMİROVA GYÖRFFYgenceguler@yahoo.com<p>Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşunda Türk Beşleriyle başlayan Çağdaş Türk Müziği akımının açtığı yoldan devam eden bestecilerimizden biri olan Ferit Hilmi Atrek (1903-2006), okul müziği eğitiminin yanı sıra özellikle Türk şarkı sanatına yoğunlaşarak bu alana çok sayıda eser kazandırmıştır.</p> <p>Bestecinin yaratıcılığı ile ilgili çalışmalar oldukça azdır. Ne yazık ki besteci hakkında yeterli bilgi ve kaynak da bulunmamaktadır. Bu çalışmanın amacı; Ferit Hilmi Atrek’in “Piyano Eşliği ile Şarkılar ve Halk Türküleri “Lied” ler” kitabı kapsamında, bestecinin Türk şarkı sanatına katkısını ortaya koymak, bestecinin şan yaratıcılığındaki şarkıların dokunduğu konuları, karakterleri, duygu yelpazesini, biçimlerini, şan-piyano ilişkilerini incelemek ve ayrıca seçilmiş 5 şarkı örneğini dinleti ile sunmaktır. Araştırmada kaynak tarama yöntemi kullanılarak -amaçlar doğrultusunda- bestecinin şan yaratıcılığı hakkındaki araştırmalara ulaşmaya ve bu araştırmaları incelemeye çalışılmıştır.</p> <p>Sonuç olarak; Ferit Hilmi Atrek’in Türk şarkı türüne oldukça önem verdiği ve bu alana eserler kazandırarak büyük katkı sağladığı görülmüştür. Bu nedenle bestecinin vokal eserlerinin şan repertuvarında kullanılmasına önem verilmesi önerilmektedir.</p>2023-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Avrasya Çalışmaları Dergisihttps://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/article/view/1359HAFİF DÜZEYDE ZİHİNSEL ENGELLİ ÖZEL GEREKSİNİMLİ BİREYLERİN MÜZİK EĞİTİMLERİNDE ORFF VE ULWİLA YAKLAŞIMLARI2023-12-16T15:55:16+00:00Cem İNCESUc_incesu@hotmail.comH. Seval KÖSEhsevalkose@gmail.com<p>Bu çalışmada hafif düzeyde zihinsel engelli özel gereksinimli bireylerin müzik eğitimleri için uygulanan, Orff ve Ulwila yaklaşımları incelenmiştir. Araştırmanın amacı hafif düzeyde zihinsel engelli özel gereksinimli bireylerin eğitimlerinde Orff ve Ulwila yaklaşımlarının kullanılması ve /veya uygulamalar sırasında etkilerin, karşılaşılan sorunların durum tespitinin yapılmasıdır. Çalışma bu kapsam ve amaç doğrultusunda ulaşılacak bilimsel sonuçları ile alanına katkı yapacak öneme sahiptir. Araştırmanın yönteminde, sistematik derleme modeli kullanılmıştır. Veriler problem kapsamında olan basılı ve elektronik kaynaklar (kitap, dergi, tez v.b) yoluyla elde edilmiştir. Veriler, betimsel içerik analizi yoluyla işlenmiştir. Betimsel analiz tekniği ile çözümlenmesi yoluyla ulaşılan bulgular alt problem sırasıyla yer almaktadır. Araştırmanın sonuç tartışma ve öneriler kısmında, Orff ve Ulwila yaklaşımlarının hafif düzeyde zihinsel engelli özel gereksinimli öğrenciler üzerinde olumlu etkileri olduğu belirlenmiştir.</p>2023-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Avrasya Çalışmaları Dergisihttps://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/article/view/1355TÜRK HALK OYUNLARI VE MESLEK İLİŞKİSİ2023-12-29T18:16:16+00:00Merve YALÇINKAYA AKKAYAmerve.yalcinkaya2@ogr.sakarya.edu.trKerem Cenk YILMAZkcyilmaz@sakarya.edu.tr<p>Türk halk dansları, geleneksel yaşam içerisinde düğün, kına, asker uğurlama gibi sosyal alanlarda tekrarlama pratikleri ile aktarılan kültürel unsurlardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla birlikte Atatürk’ün modernleşme ve batılılaşma politikaları çerçevesinde halk dansları, yeni Türkiye’de ulusal bir kimlik oluşturma görevi ile Halk Evleri ve Köy Enstitüleri gibi kurumlarda yer almıştır. Bu dönemde halk danslarının gelecekteki sunuş biçimlerini etkileyecek bir dizi gelişmeler yaşanmıştır. Yapı Kredi Bankası tarafından kurulan Halk Oyunlarını Yaşatma ve Yayma Tesisi’nin festival ve yarışmalardaki faaliyetleri, Devlet Halk Dansları Topluluğu’nun kurulması, Türk Halk Oyunları bölümlerinin kurulması ve 2000’li yılların başlarında Sultans of The Dance adlı grubun gösterileri, turizm sektörü halk dansları alanını etkileyen gelişmeler olarak öne çıkmaktadır. Halk dansları alanı, bu gelişmeler ışığında meslek ile arasında bir bağ kurmuştur.</p> <p>Meslek, bireylerin belirli bir alanda edindikleri bilgi, beceri ve deneyimleri kullanarak gerçekleştirdikleri düzenli iş veya faaliyetlerdir. Genellikle belirli bir uzmanlık alanı etrafında şekillenir ve kültürel farklılıklar, sektörel değişkenlikler ve zaman içindeki evrim gibi faktörlere bağlı olarak çeşitlilik gösterir. Meslek sahipleri, zaman içinde deneyim kazanarak ve belirli bir kariyer gelişim yolu izleyerek mesleklerinde ilerleme sağlar.</p> <p>Bir meslek genellikle belirli bir toplumda tanınan ve kabul gören bir statüyü ifade eder. Halk dansları toplumun sevdiği, saygı duyduğu bir olgudur ve kültürel aktarımda bir araçtır. Bundan dolayı toplumda meslek olarak ilişkilendirilmesi bakımından dezavantajlı bir konumdadır ve toplum için meslek ve halk danslarını ilişkilendirmek, bir statüye koymak zor olmaktadır.</p> <p>Bu çalışmanın amacı halk dansları ve meslek arasındaki ilişkiyi alanda yaşanan gelişmeler ışığında ortaya koymaktır. Çalışma alanın gelişmelerini izlemeye olanak sağlaması, özellikle halk dansları ile ilgili meslek sahiplerinin, halk dansları geleneğiyle nasıl etkileşime girdiklerini ve bu geleneği nasıl sürdürdüklerini anlamak bakımından önemlidir. Çalışmada literatür taraması yapılarak meslek kavramının teorik çerçevesi çizilip kavramsal alt yapı oluşturulmuştur. Türk halk dansları ve meslek kavramı alandaki gelişmeler ile ilişkilendirilip, yazarların alanda katılımcı gözlem ile elde ettikleri deneyimler ile yorumlanmıştır.</p>2023-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Avrasya Çalışmaları Dergisihttps://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/article/view/1356TÜRK HALK OYUNLARININ ANALİZİNDE OYUN BİRİMLERİ2023-12-11T19:24:26+00:00Kürşad GÜLBEYAZkursadgulbeyaz@hotmail.com<p>Türk halk oyunları, temelde dans olmasına rağmen geleneksel yapıda “hareket – müzik – ritim – giyim kuşam” bileşkesinden oluştuğu aşikârdır. Bunlardan herhangi birini dışarda tutmamız mümkün değildir. Oyunu yapısal olarak analiz etmeye veya öğretmeye çalıştığımızda da “hareket – müzik – ritim” unsurlarının halk oyunlarının ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kalırız. İşte bu iç içe yapı, bilimsel olarak ele alınmadığı takdirde ciddi problemler, kafa karışıklıkları ve içinden çıkılmaz sorunları beraberinde getirmektedir.</p> <p>Türk halk oyunlarında “hareket ile müziğin/melodinin” zaman açısından birbiri ile örtüştüğü ve örtüşmediği örnekler bulunmaktadır. Hareket ve melodinin birbiri ile örtüştüğü yani başlama ve bitişleri itibariyle uyum içerisinde olan oyunlara “düzenli oyunlar”, birbiri ile örtüşmediği yani başlama ve bitişleri itibariyle uyum içerisinde olmayan oyunlara da “düzensiz oyunlar” diyebiliriz. Düzenli oyunların incelenmesinde ve öğretiminde genellikle bir sıkıntı yaşanmamakla beraber düzensiz oyunlarda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Düzensiz oyunların incelenmesinde ve öğretiminde yaşanan en büyük karmaşa zamanlama açısından melodi cümlelerinin temel alınmasıyla ortaya çıkmaktadır. Hâlbuki irdelenen oyun olduğu için oyun temelli hareket edilmeli, zamanlama için de oyun cümlesinin başlama ve bitişi ele alınmalıdır. Bunun yapılabilmesi için de oyunun yapısal olarak iyi incelenmesi, hareket birimlerinin iyi açıklanması, yapılan tanımların tüm oyun örneklerine uygulanabilir olması gerekmektedir. Ancak bu şekilde yapılan analiz ve öğretimde başarılı bir sonuca varılabilir.</p> <p>Çalışmamız bu karmaşayı ortadan kaldırmak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada oyunun yapısal açıdan birimlere nasıl ayrılabileceği ortaya konulmuş, en küçük birimden en büyük birimine kadar ayrılmış, her birinin tanımı yapılmış ve her biri örneklendirilmiştir. Sonuç olarak da oyunun birimleri küçükten büyüğe doğru “figür, hareket, motif, hareket cümlesi, bölüm, oyun” şeklinde ölçeklendirilmiş ve örneklerle desteklenmiştir.</p>2023-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Avrasya Çalışmaları Dergisihttps://eurasianacademy.org/index.php/eurasian/article/view/1360TÜRK HALK OYUNLARININ SİNEMATİK DİLİ; “BİTMEYEN YOL” FİLMİNDEKİ GÖRSEL VE ANLAMSAL UNSURLARIN İNCELENMESİ2023-12-29T18:18:03+00:00Kadir KAYHALAKkadir.kayhalak1@ogr.sakarya.edu.trDilek CANTEKİN ELYAĞUTUdcantekin@sakarya.edu.tr<p>Sinema dili, film yapımcılarının anlam ve duyguları görsel ve işitsel öğeler aracılığıyla aktarmak için kullandıkları teknik ve yöntemleri ifade etmektedir. Bu öğeler arasında kamera açıları, ışıklandırma, ses efektleri, müzik, diyalog ve düzenleme yer almaktadır. Türk halk oyunları da sinema dilinin her boyutu ile yansıtılabileceği bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Öyle ki Türk halk oyunları, Türk geleneksel yaşam biçimlerini yansıtması, Türk kültürünün zenginliğini ortaya koyması bakımından filmlere anlamsal renk ve hareketlilik katmaktadır. Bunun yanı sıra Türk halk oyunlarının filmlere, kostüm, koreografi, müzik, mekân, duygusal anlam, sembolizm gibi alanlarda da bir artı değer kattığı görülmektedir. Dolayısı ile Türk halk oyunlarının sergilendiği filmlerin akademik düzeyde incelenmesi hem sinemanın geliştirilmesinde hem de Türk halk oyunlarının öneminin ortaya konulabilmesinde katkı sağlayabilir. Bu çalışma bu amaç doğrultusunda 1960'lı yılların tarihi Türk sinemalarından birisi olan “Bitmeyen Yol” filmi görsel ve anlamsal unsurlar açısından incelenecektir.</p> <p>Bu çalışma temelde iki ana bölümden oluşmaktadır. İlki seçilen filmdeki görsel unsurların incelendiği bölüm olup bu bölümde kostüm, koreografi, müzik, mekân bağlamında tahlil yapılacaktır. İkinci bölümde ise seçilen filmdeki anlamsal unsurlar incelenecek olup bu bölümde tarihsel ve kültürel bağlam, duygusal anlam, sembolizm bağlamında tahlil yapılacaktır. Çalışmanın tezi; “Bitmeyen Yol” adlı sinema filminin sinematik unsurlar bakımından oldukça zengin olduğu ve bu yönü ile de Türk halk oyunlarının tanıtımında önemli bir yapıt olduğudur.</p>2023-12-31T00:00:00+00:00Telif Hakkı (c) 2023 Avrasya Çalışmaları Dergisi