Tarihsel Süreçte Sekülarleşme ve Kapitalizm İlişkisi Üzerine Bir Değerlendirme

Yazarlar

  • Derya KULOĞLU Trakya Üniversitesi

DOI:

https://doi.org/10.17740/eas.soc.2019.V25-05

Anahtar Kelimeler:

Kapitalizm- Din- Reform- Sekülarleşme- Protestanlık

Özet

Din olgusu bütün toplumlarda rastlanacak kadar yaygın ve eski bir konudur. Sekülarleşme ise, belli bir toplumdaki dinin etkisinin eskiye nazaran az ya da çok azalmış olmasıdır. Bir toplumun sekülarleştiğinden söz edilmesi, o toplumun dinsizleştiği anlamına gelmez. Sadece o toplumun dine karşı daha mesafeli olduğu anlamına gelmektedir. Bu nedenle dindar bir toplum için dahi, eskiye göre daha sekülar ifadesi kullanılabilir. Klasik Sekülarleşme Teorisi, ABD, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde yaşanan şiddetli sekülarleşmenin modernleşme sürecinin bir sonucu olduğunu iddia etmektedir. Sekülarleşme Teorisi genel ifade ile modernleşmiş Avrupa ülkelerinden bahsetmektedir. Ancak, ABD ve Avrupa ülkelerinde birbirinden farklı sekülarleşme derecelerine sahiptir. Bu nedenle sekülarleşmenin, o bölgenin kendine özgü koşullarına bağlı olduğu söylenebilir. Dinin Avrupa’da sosyal hayattan çekilmesinin en önemli sebebi olarak gösterilen bilimsel gelişmelerin Avrupa sekülarleşmesinde önemli rol oynadığı Avrupa’da akademik çevrelerde kabul görmektedir. 17. Yüzyılda yaşanan bilimsel gelişmeler ve 18. Yüzyılda aydınlanma döneminde yaşanan kapitalizm ve kentleşmenin de Avrupa’da sekülarleşmeyi hızlandırdığı Avrupa’daki akademik çevrelerde kabul edilmektedir. Bu çalışmada, Batı toplumlarında kapitalizmin ortaya çıkışı ve sekülarleşme arasındaki ilişki genel olarak ele alınmış ve günümüzdeki mevcut durum ortaya konmaya çalışılmıştır. Makale, literatür taraması şeklinde hazırlanmıştır.   

İndir

Yayınlanmış

2019-05-15

Sayı

Bölüm

Makaleler